Tür (Nevi) Değişikliği Sebebiyle İşyeri Devri Prosedürü
Tür (Nevi) Değişikliği Sebebiyle İşyeri Devri Nedir?
Tür değişikliğinde devir sözleşmesi gerekmez. Bununla birlikte bir devir sözleşmesi hazırlanacak ise aşağıdaki hususlara dikkat edilmelidir. Zira eski türdeki şirket işyerini ve iş sözleşmelerini tüm aktif ve pasifi ile yeni türe devretmektedir. Teorik anlamda bu bir işyeri devri olsa da değişen sadece tüzel kişiliktir, işverendir. Esasen bu durum sözleşmenin tarafını değiştirse de iş sözleşmesinin değişmesi, yeniden imzalanması gibi prosedürlere de gerek olduğunu düşünmemekteyiz. Bununla birlikte, arzu edilir ise yeni tüzel kişi ile hiçbir koşul değişmeden yeni iş sözleşmesi yapılabileceği gibi, bu işlem yapılmamış olsa dahi ticaret sicil kayıtlarından yola çıkılarak iş sözleşmesinin tarafının otomatik olarak değiştiği ileri sürülebilir.
Türk Ticaret Kanununda bu işleme özgü bir istisna getirilmediği için çalışandan bu işlemi kabul ettiğine dair muvafakat alınmasını öneriyoruz.
- Tür değişikliği neticesinde yeni oluşan işveren çalışanın iş sözleşmesini, yalnızca tür değişikliği gerekçesiyle feshedemez. Aynı şekilde çalışan da tür değişikliğini öne sürerek iş sözleşmesini haklı nedenle feshedemez. (4857 sayılı İş Kanunu 6 md.)
- İstisnai olarak, ekonomik ve teknolojik nedenler ile iş organizasyonunun gerekli kıldığı zorunlu hallerde devreden işverenin ve devralan işverenin iş sözleşmesini feshetme hakkı vardır. Bu nedenlerden bir veya bir kaçının bulunduğu hallerde devreden ya da devralan işveren çalışana yasal haklarını ödeme şartıyla iş sözleşmesini feshedebilir.
- Devreden işverenin SGK’ya olan sigorta primi, prim gecikme zammı, prim faiz borçlarından aynı zamanda devralan işveren de müteselsilen sorumludur. Devralan işverenin sorumluluğunu ortadan kaldıran sözleşmeler SGK tarafından geçerli kabul edilmemektedir (5510 s. Kanun m.89).
- Devralan ve devreden işveren devirden önce doğmuş bulunan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan birlikte sorumludur. Devreden işverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren 2 sene ile sınırlı olması kuralı burada aktif ve pasifle devir sebebiyle geçerli olmayacak, herhangi bir süre sınırı olmadan sorumluluk devam edecektir.
- İş sözleşmesi, devreden işverence feshedilmediği için ihbar tazminatı ve izin ücreti, devir anında doğmuş haklardan değildir. Bu nedenle yeni işverenin bu çalışan alacaklarından sorumluluğu yoktur. Daha doğru bir ifadeyle sözleşme kesintisiz devam ettiği için haklar devam eder.
- Devreden işveren döneminde gerçekleşen fazla çalışma, hafta tatili, genel tatil çalışmaları karşılığı alacaklar ile ikramiye, prim gibi ödemeleri ve yine ücret alacaklarından devralan sorumludur.
- Kıdem tazminatı bakımından da, personelin iş akdi yeni işveren yanında kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde son bulur ise, devralan işveren bütün dönem kıdem tazminatından sorumludur.
- Tüzel kişiliğin türünün değişmesi ile sona ermesi halinde önceki işverenin tüzel kişiliği son bulmuş olup, her türlü haklardan yeni işveren sorumlu olacaktır. (4857 sayılı İş Kanunu 6 md.)
Tür (Nevi) Değişikliği Sebebiyle İşyeri Devri Nasıl Yapılır?
Nevi Değişikliği (tür değişikliği) bir işyerinin sahibinin tüzel kişi olması haline özgü olarak bir şirket türünden başka bir tür şirket türüne geçişi ifade eder.
6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu birleşme ve bölünme işlemlerinde çalışanın muvafakatını almayı bir şart olarak getirmiştir. Nevi değişikliğinde bu tür bir özel düzenleme bulunmamaktadır. Bununla birlikte bu şirket yapılanmasında da çalışanın muvafakatının alınması gereği öne sürülmekle birlikte bazı akademik çevrelerde de bunun gerekli olmadığı savunulmaktadır. Kanaatimizce şirket nevinin değiştirilmesinde çalışan aleyhine bir gelişme olmadığı için çalışan muvafakatını almaya gerek yoktur. Ne var ki , eğer işyerinde bir izdiham yaratacağı düşünülmüyor ise muvafakat alma yolu tercih edilmeli ve risk alınmamalıdır.
İşyerinin sahibi olan şirketin (Türk Ticaret Kanununa Göre) tür değiştirmesi
Bu durumda ayrı bir işyeri devir sözleşmesi yapılmasına gerek bulunmamaktadır. Bu nedenle işyeri değişmeksizin ya da işverenin tür değiştirmesi söz konusu olduğu için şirket türü değişikliği yapılacağının işyerinin personel işleri ile görevli birimine bildirilmesi ile prosedür başlar.
1. Nevi değişikliğinin tescilinden evvel çalışanın bu işleme muvafakatı alınır. Türk Ticaret Kanununa göre bu muvafakatın alınmasının gerekip gerekmediği tartışmalıdır, risk almamak adına alınmasında fayda vardır.(Örnekler, Nevi Değişikliğine muvafakat)
2. Tür değişikliği SGK ya göre bir devir olarak kabul edildiği için devir(tür değiştirme) tarihine ilişkin bir tarih olup olmadığı kontrol edilir. Bu devir tarihinin tür değişikliğinin tescilini takip eden en geç onuncu gün, eğer işyeri de değişiyor ise bu takdirde en geç tür değişikliğinin tescilinin bir gün öncesi olmasına dikkat edilmelidir.
3. Çalışanların yeni işverenliğe ait olarak çalışmaya başlayacakları gün tür değişikliğinin tescili günüdür. Aksi mümkün değildir Bu nedenle yeni işverenlik açısından işe başlama günü olarak tür değişikliğinin tescili günü işaretlenir ve yeni türe(işverenliğe) ait çalışana bildirilmesi gereken hususlar gecikmeksizin kendisine tebliğ edilir.
4. Tür değişikliği sebebiyle devir iş sözleşmesi değiştirilmeksizin işyeri devridir. Çalışanların; tür değişikliği sebebiyle devreden işveren ile arasındaki iş sözleşmesinden doğan tüm hak ve yükümlülükleri devralan (yeni türdeki şirket) işverene geçer. Buna göre, devreden işveren yanında geçen tüm süreler devralan işveren yanında geçmiş gibi dikkate alınır. Bunun için devralan işveren ile devreden işverenin ayrıca bir karar almasına gerek yoktur. Aksi yönde yapılacak anlaşma da geçersizdir.
5. Çalışana, devreden (tür değiştiren) işveren yanında çalışmaya başladığı tarihten itibaren sunulan çalışma koşulları işyerini devralan işveren tarafından da aynen sunulmalıdır. Aksi halde hizmet sözleşmesi çalışan tarafından 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II-f maddesi gereğince haklı nedenle feshedilebilir, tür değişikliğine muvafakat alınması Türk Ticaret Kanunu gereğince tartışmalıdır. Tür değişikliği normal koşullarda, bir işletmesel gereklilik yaratmayacağı için, iş sözleşmesi ve iş koşulları değişikliği için yasal bir zemin de bulunmaz. ( Ref. İşletme Gereklilikleri İle İlgili Fesih)
6. İşyerini devralan işveren(tür değişikliği için yeni kurulan şirket) işyerini devraldığı tarihi takip eden on gün içinde işyeri bildirgesini SGK’ya vermelidir.
Mevzuat
2- 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu
3- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu
İşyerinin veya Bir Bölümünün Devri
Madde 6 - İşyeri veya işyerinin bir bölümü hukukî bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer.
Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işveren yanında işe başladığı tarihe göre işlem yapmakla yükümlüdür.
Yukarıdaki hükümlere göre devir halinde, devirden önce doğmuş olan ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlardan devreden ve devralan işveren birlikte sorumludurlar. Ancak bu yükümlülüklerden devreden işverenin sorumluluğu devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlıdır.
Tüzel kişiliğin birleşme veya katılma ya da türünün değişmesiyle sona erme halinde birlikte sorumluluk hükümleri uygulanmaz.
Devreden veya devralan işveren iş sözleşmesini sırf işyerinin veya işyerinin bir bölümünün devrinden dolayı feshedemez ve devir işçi yönünden fesih için haklı sebep oluşturmaz. Devreden veya devralan işverenin ekonomik ve teknolojik sebeplerin yahut iş organizasyonu değişikliğinin gerekli kıldığı fesih hakları veya işçi ve işverenlerin haklı sebeplerden derhal fesih hakları saklıdır.
Yukarıdaki hükümler, iflas dolayısıyla malvarlığının tasfiyesi sonucu işyerinin veya bir bölümünün başkasına devri halinde uygulanmaz.
Süreli fesih
Madde 17 - Belirsiz süreli iş sözleşmelerinin feshinden önce durumun diğer tarafa bildirilmesi gerekir.
İş sözleşmeleri;
a) İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak iki hafta sonra,
b) İşi altı aydan birbuçuk yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak dört hafta sonra,
c) İşi birbuçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak altı hafta sonra,
d) İşi üç yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz hafta sonra,
Feshedilmiş sayılır.
Bu süreler asgari olup sözleşmeler ile artırılabilir.
Bildirim şartına uymayan taraf, bildirim süresine ilişkin ücret tutarında tazminat ödemek zorundadır.
İşveren bildirim süresine ait ücreti peşin vermek suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir.
işverenin bildirim şartına uymaması veya bildirim süresine ait ücreti peşin ödeyerek sözleşmeyi feshetmesi, bu Kanunun 18, 19, 20 ve 21 inci maddesi hükümlerinin uygulanmasına engel olmaz. 18 inci maddenin birinci fıkrası uyarınca bu Kanunun 18, 19, 20 ve 21 inci maddelerinin uygulanma alanı dışında kalan işçilerin iş sözleşmesinin, fesih hakkının kötüye kullanılarak sona erdirildiği durumlarda işçiye bildirim süresinin üç katı tutarında tazminat ödenir. Fesih için bildirim şartına da uyulmaması ayrıca dördüncü fıkra uyarınca tazminat ödenmesini gerektirir.
Bu maddeye göre ödenecek tazminatlar ile bildirim sürelerine ait peşin ödenecek ücretin hesabında 32 nci maddenin birinci fıkrasında yazılan ücrete ek olarak işçiye sağlanmış para veya para ile ölçülmesi mümkün sözleşme ve Kanundan doğan menfaatler de göz önünde tutulur.
Feshin geçerli sebebe dayandırılması
Madde 18 - Otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
Altı aylık kıdem hesabında bu Kanunun 66 ncı maddesindeki süreler dikkate alınır.
Özellikle aşağıdaki hususlar fesih için geçerli bir sebep oluşturmaz:
a) Sendika üyeliği veya çalışma saatleri dışında veya işverenin rızası ile çalışma saatleri içinde sendikal faaliyetlere katılmak.
b) İşyeri sendika temsilciliği yapmak.
c) Mevzuattan veya sözleşmeden doğan haklarını takip veya yükümlülüklerini yerine getirmek için işveren aleyhine idari veya adli makamlara başvurmak veya bu hususta başlatılmış sürece katılmak.
d) Irk, renk, cinsiyet, medeni hal, aile yükümlülükleri, hamilelik, doğum, din, siyasi görüş ve benzeri nedenler.
e) 74 üncü maddede öngörülen ve kadın işçilerin çalıştırılmasının yasak olduğu sürelerde işe gelmemek.
f) Hastalık veya kaza nedeniyle 25 inci maddenin (I) numaralı bendinin (b) alt bendinde öngörülen bekleme süresinde işe geçici devamsızlık.
İşçinin altı aylık kıdemi, aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde geçen süreler birleştirilerek hesap edilir. İşverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan işçi sayısı, bu işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirlenir.
İşletmenin bütününü sevk ve idare eden işveren vekili ve yardımcıları ile işyerinin bütününü sevk ve idare eden ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren vekilleri hakkında bu madde, 19 ve 21 inci maddeler ile 25 inci maddenin son fıkrası uygulanmaz.
Geçersiz sebeple yapılan feshin sonuçları
Madde 21 - İşverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işveren, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. İşçiyi başvurusu üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur.
Mahkeme veya özel hakem feshin geçersizliğine karar verdiğinde, işçinin işe başlatılmaması halinde ödenecek tazminat miktarını da belirler.
Kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakları ödenir.
İşçi işe başlatılırsa, peşin olarak ödenen bildirim süresine ait ücret ile kıdem tazminatı, yukarıdaki fıkra hükümlerine göre yapılacak ödemeden mahsup edilir. İşe başlatılmayan işçiye bildirim süresi verilmemiş veya bildirim süresine ait ücret peşin ödenmemişse, bu sürelere ait ücret tutarı ayrıca ödenir.
İşçi kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır. İşçi bu süre içinde başvuruda bulunmaz ise, işverence yapılmış olan fesih geçerli bir fesih sayılır ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.
Bu maddenin birinci, ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri sözleşmeler ile hiçbir suretle değiştirilemez; aksi yönde sözleşme hükümleri geçersizdir.
Çalışma koşullarında değişiklik ve iş sözleşmesinin feshi
Madde 22 - İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17 ila 21 inci madde hükümlerine göre dava açabilir.
Taraflar aralarında anlaşarak çalışma koşullarını her zaman değiştirebilir. Çalışma koşullarında değişiklik geçmişe etkili olarak yürürlüğe konulamaz.
Yeni işverenin sorumluluğu
Madde 23 - Süresi belirli olan veya olmayan sürekli iş sözleşmesi ile bir işverenin işine girmiş olan işçi, sözleşme süresinin bitmesinden önce yahut bildirim süresine uymaksızın işini bırakıp başka bir işverenin işine girerse sözleşmenin bu suretle feshinden ötürü, işçinin sorumluluğu yanında, ayrıca yeni işveren de aşağıdaki hallerde birlikte sorumludur:
a) İşçinin bu davranışına, yeni işe girdiği işveren sebep olmuşsa.
b) Yeni işveren, işçinin bu davranışını bilerek onu işe almışsa.
c) Yeni işveren işçinin bu davranışını öğrendikten sonra dahi onu çalıştırmaya devam ederse.
İşçinin haklı nedenle derhal fesih hakkı
Madde 24 - Süresi belirli olsun veya olmasın işçi, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir:
I. Sağlık sebepleri:
a) İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa.
b) İşçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir işçi bulaşıcı veya işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa.
II. Ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri:
a) İşveren iş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri hakkında yanlış vasıflar veya şartlar göstermek yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler vermek veya sözler söylemek suretiyle işçiyi yanıltırsa.
b) İşveren işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde sözler söyler, davranışlarda bulunursa veya işçiye cinsel tacizde bulunursa.
c) İşveren işçiye veya ailesi üyelerinden birine karşı sataşmada bulunur veya gözdağı verirse, yahut işçiyi veya ailesi üyelerinden birini kanuna karşı davranışa özendirir, kışkırtır, sürükler, yahut işçiye ve ailesi üyelerinden birine karşı hapsi gerektiren bir suç işlerse yahut işçi hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ağır isnad veya ithamlarda bulunursa.
d) İşçinin diğer bir işçi veya üçüncü kişiler tarafından işyerinde cinsel tacize uğraması ve bu durumu işverene bildirmesine rağmen gerekli önlemler alınmazsa.
e) İşveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse,
f) Ücretin parça başına veya iş tutarı üzerinden ödenmesi kararlaştırılıp da işveren tarafından işçiye yapabileceği sayı ve tutardan az iş verildiği hallerde, aradaki ücret farkı zaman esasına göre ödenerek işçinin eksik aldığı ücret karşılanmazsa, yahut çalışma şartları uygulanmazsa.
III. Zorlayıcı sebepler:
İşçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler ortaya çıkarsa.
2- 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu :
Prim borçlarına halef olma, gecikme cezası ve gecikme zammı ile iadesi gereken primler (1)
Madde 89- (Değişik birinci fıkra: 17/4/2008-5754/53 md.) Sigortalının çalıştırıldığı işyeri aktif veya pasifi ile birlikte devralınır veya intikal ederse ya da başka bir işyerine katılır veya birleşirse eski işverenin Kuruma olan prim ile gecikme cezası, gecikme zammı ve diğer ferilerinden oluşan borçlarından, aynı zamanda yeni işveren de müştereken ve müteselsilen sorumludur. Bu hükme aykırı sözleşme hükümleri Kuruma karşı geçersizdir. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usûl ve esasları belirlemeye Kurum yetkilidir.
Kurumun prim ve diğer alacakları süresi içinde ve tam olarak ödenmezse, ödenmeyen kısmı sürenin bittiği tarihten itibaren ilk üç aylık sürede her bir ay için % 3 (% 2) oranında gecikme cezası uygulanarak artırılır. Ayrıca, her ay için bulunan tutarlara ödeme süresinin bittiği tarihten başlamak üzere borç ödeninceye kadar her ay için ayrı ayrı Hazine Müsteşarlığınca açıklanacak bir önceki aya ait Yeni Türk Lirası cinsinden iskontolu ihraç edilen Devlet iç borçlanma senetlerinin aylık ortalama faizi bileşik bazda uygulanarak gecikme zammı hesaplanır. Ancak, ödemenin yapıldığı ay için gecikme zammı günlük hesaplanır. Bakanlar Kurulu, ilk üç ay için uygulanan gecikme cezası oranını iki katına kadar artırmaya veya bu oranı % 1 oranına kadar indirmeye, yeniden kanunî oranına getirmeye ve uygulama tarihini belirlemeye yetkilidir. Dava ve icra takibi açılmış olsa bile, prim ve diğer Kurum alacaklarının ödenmemiş kısmı için gecikme cezası ve gecikme zammı tahsil edilir. (1)
Yanlış veya yersiz alınmış olduğu tespit edilen primler, alındıkları tarihten on yıl geçmemiş ise, hisseleri oranında işverenlere, sigortalılara, isteğe bağlı sigortalılara veya genel sağlık sigortalılarına veya hak sahiplerine kanunî faizi ile birlikte geri verilir. Kanunî faiz, primin Kuruma yatırıldığı tarihi takip eden ay başından, iadenin yapıldığı ayın başına kadar geçen süre için hesaplanır. Ancak Borçlar Kanununun 65 inci maddesi hükmü saklıdır.
Prim iadesi nedeniyle sigortalıların, isteğe bağlı sigortalıların, genel sağlık sigortalılarının aylık, gelir, ödenek ve sağlık hizmetlerinden yararlanma şartlarını yitirmeleri durumunda, bu Kanuna göre ödenen aylık, gelir ve ödenekler ile sağlanan sağlık hizmetleri durdurulur. Yanlış veya yersiz yapılan masraflar 96 ncı madde hükümlerine göre ilgililerden geri alınır.
3- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu :
İlke
Madde 180- (1) Bir şirket hukuki şeklini değiştirebilir. Yeni türe dönüştürülen şirket eskisinin devamıdır.
Geçerli tür değiştirmeler
Madde 181- (1) a) Bir sermaye şirketi; 1. Başka türde bir sermaye şirketine; 2. Bir kooperatife; b) Bir kollektif şirket; 1. Bir sermaye şirketine; 2. Bir kooperatife; 3. Bir komandit şirkete; c) Bir komandit şirket; 1. Bir sermaye şirketine; 2. Bir kooperatife; 3. Bir kollektif şirkete; d) Bir kooperatif bir sermaye şirketine, dönüşebilir.
Kollektif ve komandit şirketlerin tür değiştirmelerine ilişkin özel düzenleme
Madde 182 - (1) Bir kollektif şirket bir komandit şirkete; a) Kollektif şirkete bir komanditerin girmesi, b) Bir ortağın komanditer olması, hâlinde dönüşebilir. (2) Bir komandit şirket kollektif şirkete; a) Tüm komanditerlerin şirketten çıkması, b) Tüm komanditerlerin komandite olması, suretiyle dönüşebilir. (3) Bir kollektif veya komandit şirketin tek kişi işletmesi olarak faaliyetine devam etmesine ilişkin 257 nci madde hükmü saklıdır. (4) Bu madde uyarınca yapılacak tür değiştirmelerine 180 ilâ 190 ıncı madde hükümleri uygulanmaz.
Şirket payının ve haklarının korunması
Madde 183- (1) Tür değiştirmede ortakların şirket payları ve hakları korunur. Oydan yoksun paylar için sahiplerine eşit değerde paylar veya oy hakkını haiz paylar verilir. (2) İmtiyazlı payların karşılığında aynı değerde paylar verilir veya uygun bir tazminat ödenir. (3) İntifa senetleri karşılığında aynı değerde haklar verilir veya tür değiştirme planının düzenlendiği tarihte gerçek değer ödenir.
Kuruluş ve ara bilanço
Madde 184- (1) Tür değiştirmede, yeni türün kuruluşuna ilişkin hükümler uygulanır; ancak, sermaye şirketlerinde ortakların asgari sayısına, ayni sermaye konulmasına ve kurucuların şirket sözleşmesini imzalamalarına ilişkin hükümler uygulanmaz. (1) (2) Bilanço günüyle tür değiştirme raporunun düzenlendiği tarih arasında altı aydan fazla zaman geçmişse veya son bilançonun çıkarıldığı tarihten itibaren şirketin malvarlığında önemli değişiklikler meydana gelmişse ara bilanço çıkarılır. (3) Aşağıdaki hükümler saklı olmak kaydı ile ara bilançoya yıllık bilançoya ilişkin hüküm ve ilkeler uygulanır. Ara bilanço için; a) Fizikî envanter çıkarılması gerekli değildir; b) Son bilançoda kabul edilen değerlemeler, sadece ticari defterdeki hareketler ölçüsünde değiştirilir; amortismanlar, değer düzeltmeleri ve karşılıklar ile ticari defterlerden anlaşılmayan işletme için önemli değer değişiklikleri de dikkate alınır.
Tür değiştirme planı
Madde 185- (1) Yönetim organı bir tür değiştirme planı düzenler. Plan yazılı şekle ve 189 uncu madde uyarınca genel kurulun onayına tabidir. Tür değiştirme planı; a) Şirketin tür değiştirmeden önceki ve sonraki ticaret unvanını, merkezini ve yeni türe ilişkin ibareyi, b) Yeni türün şirket sözleşmesini, ________________ (1) 15/7/2016 tarihli ve 6728 sayılı Kanunun 68 inci maddesi ile bu fıkrada yer alan “ve ayni sermaye konulmasına” ibaresi “, ayni sermaye konulmasına ve kurucuların şirket sözleşmesini imzalamalarına” şeklinde değiştirilmiştir. c) Ortakların tür değiştirmeden sonra sahip olacakları payların sayısını, cinsini ve tutarını veya tür değiştirmeden sonra ortakların paylarına ilişkin açıklamaları, içerir.
Tür değiştirme raporu
Madde 186- (1) Yönetim organı tür değiştirme hakkında yazılı bir rapor hazırlar. (2) Raporda; a) Tür değiştirmenin amacı ve sonuçları, b) Yeni türe ilişkin kuruluş hükümlerinin yerine getirilmiş bulunduğu, c) Yeni şirket sözleşmesi, d) Tür değiştirmeden sonra ortakların sahip olacakları paylara dair değişim oranı, e) Varsa ortaklar ile ilgili olarak tür değiştirmeden kaynaklanan ek ödeme ile diğer kişisel edim yükümlülükleri ve kişisel sorumluluklar, f) Ortaklar için yeni tür dolayısıyla doğan yükümlülükler hukuki ve ekonomik yönden açıklanır ve gerekçeleri gösterilir. (3) Tüm ortakların onaylaması hâlinde küçük ve orta ölçekli şirketler tür değiştirme raporunun düzenlenmesinden vazgeçebilirler. (1) 6. Tür değiştirme planının ve tür değiştirme raporunun denetlenmesi MADDE 187- (Mülga: 26/6/2012-6335/42 md.)
İnceleme hakkı
Madde 188 - (1) Şirket; a) Tür değiştirme planını, b) Tür değiştirme raporunu, c) (Mülga: 26/6/2012-6335/42 md.) d) Son üç yılın finansal tablolarını, varsa ara bilançoyu, genel kurulda karar alınmasından otuz gün önce merkezinde ve halka açık anonim şirketlerde Sermaye Piyasası Kurulunun istediği yerlerde ortakların incelemesine sunar. (2) İsteyen ortaklara anılan belgelerin kopyaları bedelsiz verilir. Şirket, ortakları, uygun bir şekilde inceleme haklarının bulunduğu hususunda bilgilendirir.
Tür değiştirme kararı ve tescil
Madde 189- (1) Yönetim organı tür değiştirme planı ile yeni türün şirket sözleşmesini genel kurula sunar. Tür değiştirme kararı aşağıdaki nisaplarla alınır: (2) a) Kanunun 421 inci maddesinin beşinci fıkrasının (b) bendi hükmü saklı olmak şartıyla anonim ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde, esas veya çıkarılmış sermayenin üçte ikisini karşılaması şartıyla, genel kurulda mevcut oyların üçte ikisiyle; limited şirkete dönüştürme hâlinde, ek ödeme veya kişisel edim yükümlülüğü doğacaksa tüm ortakların onayıyla; ––––––––––––– b) Bir sermaye şirketinin bir kooperatife dönüşmesi hâlinde tüm ortakların onayıyla; c) Limited şirketlerde, sermayenin en az dörtte üçüne sahip bulunmaları şartıyla, ortakların dörtte üçünün kararıyla; d) Kooperatiflerde; 1. Ortakların en az üçte ikisinin temsil edilmeleri şartı ile, genel kurulda mevcut oyların çoğunluğuyla, 2. Ek ödeme, diğer kişisel edim yükümlülükleri veya kişisel sorumluluk getiriliyorsa veya bu yükümlülükler veya sorumluluklar genişletiliyorsa, kooperatifte kayıtlı ortaklarının üçte ikisinin olumlu oyuyla, e) Kollektif ve komandit şirketlerde tür değiştirme planı bütün ortakların oybirliğiyle onanır. Ancak, şirket sözleşmesinde ortakların tümünün üçte ikisinin olumlu oyuyla bu kararın alınabileceği öngörülebilir. (2) Yönetim organı tür değiştirmeyi ve yeni şirketin sözleşmesini tescil ettirir. Tür değiştirme tescil ile hukuki geçerlilik kazanır. Tür değiştirme kararı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edilir.
Alacaklıların ve çalışanların korunması
Madde 190- (1) Ortakların kişisel sorumlulukları hakkında 158 inci ve iş sözleşmelerinden doğan borçlar hakkında 178 inci madde uygulanır.
Ortaklık paylarının ve ortaklık haklarının incelenmesi
Madde 191- (1) Birleşmede, bölünmede ve tür değiştirmede ortaklık paylarının ve ortaklık haklarının gereğince korunmamış veya ayrılma karşılığının uygun belirlenmemiş olması hâlinde, her ortak, birleşme, bölünme veya tür değiştirme kararının Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilanından itibaren iki ay içinde, söz konusu işlemlere katılan şirketlerden birinin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, uygun bir denkleştirme akçesinin saptanmasını isteyebilir. Denkleştirme akçesinin belirlenmesinde 140 ıncı maddenin ikinci fıkrası uygulanmaz. (2) Davacı ile aynı hukuki durumda bulunmaları hâlinde, mahkeme kararı, birleşmeye, bölünmeye veya tür değiştirmeye katılan şirketlerin tüm ortakları hakkında da hüküm doğurur. (3) Davanın giderleri devralan şirkete aittir. Özel durumların haklı göstermesi hâlinde, mahkeme giderleri kısmen veya tamamen davacıya yükletilebilir. (4) Ortaklık paylarının veya ortaklık haklarının korunmasını inceleme davası birleşme, bölünme veya tür değiştirme kararının geçerliliğini etkilemez.
Birleşmenin, bölünmenin ve tür değiştirmenin iptali ve eksikliklerin sonuçları
Madde 192- (1) 134 ilâ 190 ıncı maddelerin ihlali hâlinde, birleşme, bölünme ve tür değiştirme kararına olumlu oy vermemiş ve bunu tutanağa geçirmiş bulunan birleşmeye, bölünmeye veya tür değiştirmeye katılan şirketlerin ortakları; bu kararın Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilanından itibaren iki ay içinde iptal davası açabilirler. İlanın gerekmediği hâllerde süre tescil tarihinden başlar. (2) Kararın bir yönetim organı tarafından verilmesi hâlinde de bu dava açılabilir. (3) Birleşme, bölünme ve tür değiştirmeye ilişkin işlemlerde herhangi bir eksikliğin varlığı hâlinde, mahkeme taraflara bunun giderilmesi için süre verir. Hukuki sakatlık, verilen süre içinde giderilemiyorsa veya giderilememişse mahkeme kararı iptal eder ve gerekli önlemleri alır.
Sorumluluk
Madde 193- (1) Birleşme, bölünme veya tür değiştirme işlemlerine herhangi bir şekilde katılmış bulunan bütün kişiler şirketlere, ortaklara ve alacaklılara karşı kusurları ile verdikleri zararlardan sorumludurlar. Kurucuların sorumlulukları saklıdır. (2) (Mülga: 26/6/2012-6335/42 md.) (3) 202 ilâ 208, 555, 557, 560 ıncı madde hükümleri saklıdır. Bir sermaye şirketinin veya kooperatifin iflası hâlinde 556 ve 570 inci maddeler ile Kooperatifler Kanununun 98 inci maddesi kıyas yoluyla uygulanır.
Ticari işletme ile ilgili birleşme ve tür değiştirme
Madde 194- (1) Bir ticari işletme, bir ticaret şirketiyle, onun tarafından devralınmak suretiyle birleşebilir. Bu hâlde devralan ticaret şirketinin türüne göre 138 ilâ 140, 142 ilâ 158 ve ortak hükümlere ilişkin 191 ilâ 193 üncü madde hükümleri kıyas yoluyla uygulanır. (2) Bir ticari işletmenin bir ticaret şirketine dönüşmesi hâlinde 182 ilâ 193 üncü maddeler kıyas yoluyla uygulanabilir. (3) Bir ticaret şirketinin bir ticari işletmeye dönüştürülebilmesi için, söz konusu ticaret şirketinin paylarının tümü, ticari işletmeyi işletecek kişi veya kişiler tarafından devralınmalı ve ticari işletme bu kişi veya kişiler adına ticaret siciline tescil ve ilan edilmelidir. Bu hâlde, ticari işletmeye dönüştürülen ticaret şirketi, bir kollektif veya komandit şirket ise mezkûr ticaret şirketinin borçlarından, ticari işletmeyi işletecek kişi ve kişiler ile ticaret şirketinin eski ortakları da 264 üncü maddedeki zamanaşımı süresince sıfatlarına göre müteselsilen sorumlu olurlar. Dönüştürmeye bu Kanunun 264 ilâ 266 ncı maddeleri de uygulanır. (4) 182 nci maddenin üçüncü fıkrası hükmü saklıdır.