Ücret (Maaş) Haczi İşlemleri
Maaş Haczi Nedir? Maaş Haczi Hangi Ödemeleri Kapsar?
Bu prosedürde 4857 Sayılı İş Kanunun 35.maddesi, İcra İflas Kanunu 355 vd maddeleri ve 6183 sayılı yasanın 71. maddesi gereğince uygulanan maaş haczi ve kapsamı konusu ele alınmaktadır.
İşveren olarak maaşına haciz konulduğu tebliği aldığınız işçinin hangi ücretlerinde kesinti yapılacağına dair aklınızda soru işaretleri oluşuyor veya işçinizin borcu nedeni ile ne kadar, hangi sürede maaş haczi-kesintisi yapılacağına veya hangi ödeneklerinin bu kapsamda kalacağını öğrenmek konusunda sorularına tam ve doğru cevap vermek istiyorsanız bu yazımızda sorularınızın cevaplarını bulabilirsiniz.
Maaş Haczi nedir?
Önce maaş haczinin ne olduğunu açıklamak gerekir. Maaş haczi; hakkında kesinleşmiş bir icra takibi bulunan bir kişi hakkında SGK kayıtlarında çalışıyor olarak görünmesi halinde, alacaklının talebi ile icra müdürlüğünce SGK kayıtlarında bağlı olarak çalıştığı görülen işverenliğe hitaben İcra İflas Kanununun (İİK) 83 ve 355 vd. maddelerine dayanılarak borçlu çalışanın maaşının 1/4 üzerine konulan haczi ifade etmektedir. Bir başka anlatımla maaş haczi, bir işçinin çalışması karşılığı hakettiği ücretinin (İİK 83) belirli bir kısmına icra kanalı ile alacaklı adına ve ona ödenmek üzere el konulmasıdır.
Hangi alacakların maaş haczi kapsamında haczi kabildir?
İlgili yasal düzenlemelere göre alacaklı, hizmet akdi ile çalışan borçlunun/işçinin maaşının dörtte biri ile çalışana yapılacak diğer ödemelerin tamamının haczini ve icra dosyasına ödenmesini haczi mümkün olan ödemelerden olmamak kaydıyla kesinleşen icra dosyası üzerinden İcra Müdürlüğünden talep edebilir.
4857 sayılı İş Kanununun 35. Maddesine baktığımızda “İşçilerin aylık ücretlerinin dörtte birinden fazlası haczedilemez veya başkasına devir ve temlik olunamaz. Ancak, işçinin bakmak zorunda olduğu aile üyeleri için hakim tarafından takdir edilecek miktar bu paraya dahil değildir. Nafaka borcu alacaklılarının hakları saklıdır” denilerek maaş haczi uygulaması hüküm altına alınmıştır.
Dolayısıyla ücret ve eklerinin(ücret eklerinden kasıt maaş, ikramiye, fazla mesai, yol parası, yakacak parası gibi giydirilmiş ücret tanımı içinde kalan ücret tabiridir) en çok ¼ ü haczedilebilir. Ancak işçinin açık rızasının varlığı halinde ücret üzerinden kesilebilecek oran değişebilir, daha fazla kesinti yapılabilir.
Ayrıca maaş ve ücret üzerinde yapılacak olan kesintilere dahil olan alacak kalemleri ve tutar/oranları bakımından da İcra Müdürlüğünce gönderilen maaş haczi yazısında bulunan “Alacak Miktarı” başlığı altındaki kriterlere uygun olmalıdır.
Yasal olarak, borçlu işçinin net ücretinin dörtte birinin, ücret veya eki olarak sayılmayan kıdem ve ihbar tazminatlarının, işe iade, boşta geçen süreler tazminatının, sendikal tazminatın ve diğer tazminatların tamamının haczine karar verilebilir. İşveren de belirtilen oran ve tutar üzerinden kesintiyi uygulamalıdır, aksi takdirde alacaklıya karşı ödeme sorumluluğu doğar. Açıklandığı üzere ücret kavramı içine, çalışma sonucu elde edilen tüm gelirler ile belirli periyotlar halinde ve/veya dönemsel olarak ödenen gelir de dahil olmaktadır. Dolayısı ile maaş ve ücret haczinde, hacze konu olan miktara borçlunun eline geçen yan ödemeler de dahil sayılmakta giydirilmiş ücret mantığı esas alınmaktadır.
Dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta da, Asgari Geçim İndirimi (AGİ)‘nin icraya ödenmek üzere yapılan kesintiye dahil edilip edilmeyeceğidir. Yargıtay’ın konuyla ilgili bir kararına göre AGİ esas ücrete munzam tediyeler kapsamına girmediği için esas ücrete dahil değildir ve bu tediyeden kesinti yapılamaz ve haczedilemez. Bu sebeple maaş haczi kesintisinde hesaplamaya dahil edilmemelidir.
Oysa, ücretin saklı kısmı düzenlemesi ile İİK ve 6183 sayılı AATUHK düzenlemelerinde haczedilemeyecek veya kısmen hacze konu olabilecek para veya malların düzenlemelerinden çıkan sonuç, kısmen haczolunabilecek olanlar veya haczolunamayacak olanlar dışında her şeyin haczedilebileceğidir. Buradan çıkması gereken sonuç da eğer bir ödeme ¼ ü haczedilebilecek bir ücret ya da ödeme değilse tamamı haczedilir. Dolayısıyla eğer AGİ ücret değildir dersek o takdirde tamamı haczedilebilmelidir. Kanaatimizce bu ödeme de işçinin çalışmasının karşılığı olup, ücret olmayan bir ödeme sayılır ise olsa olsa tazminatlar gibi yani tamamı haczedilmesi gereken ödemelerden olabilir. Esasen kanaatimiz AGİ bir tazminat değildir olsa olsa ücret sayılabilir ve işçi lehine yorum da bunu gerektirebilir. Ancak, her zaman işçi lehine yorum yapmak gerektiği ileri sürülemez. Bununla birlikte yine de kanaatimiz AGİ’nin hukuki niteliği gereği ücret sayılması yönündedir. Dolayısıyla bu konuda kesinti yapmanız gerekir ise bunu hukuk müşaviriniz ile ve mali müşaviriniz ile değerlendirmeli ve hatta işçinin de kesintiyle ilgili muvafakatını almalısınız.
Bazı hallerde normal borcundan dolayı kesintisi olan bir çalışanın aynı zamanda nafaka kesintisi de bulunabilir. Bu durumda öncelik her zaman nafaka kesintisinde olmalıdır. İcra hesaplaması nafaka kesildikten sonra kalan net tutarlar üzerinden yapılmalıdır. Nafaka borcunun özelliği göz önünde tutularak maaş haczinden farklı olarak tümünün tahsili mümkündür. Diğer bir anlatımla Borçlu çalışanın maaş ve ücreti üzerinde daha önce konulmuş haciz bulunsa dahi, mahkemece hükmolunmuş ve işlemekte olan nafaka alacağı için, borçlunun maaş ve ücreti üzerinde birinci sırada haciz işlemi yapılması ve kalan maaş ve ücretin dörtte birinden az olmamak üzere tespit edilecek miktarının da daha önce haciz koyduran alacaklıya ödenmesi gerekmektedir. Birikmiş nafaka alacağının ise, diğer adi alacaklar gibi, daha önce konulan haciz sona erdikten sonra sırası geldiğinde işlem göreceği Yargıtay’ın yerleşik içtihatları ile karara bağlanmıştır.
Bu kuralı genel bir ifade ile anlatmak gerekir ise; kesilecek birden çok alacak varsa haciz tarihine göre sıralama yapmalı, ancak haciz tarihi dışında da ayrıca birden çok alacak bakımından alacağın türü ve imtiyazlı olup olmamasına da dikkat etmelisiniz. Haciz tarihi ve imtiyaz durumunu da mutlaka hukuk müşaviriniz ile kararlaştırmalısınız.
Bazı durumlarda ise işçinin ücretsiz izinde olması nedeni gibi bir hal sebebiyle o ay içerisinde hiç çalışması olmayabilir. Bu durumda ücret hiç hesaplanmayacak dolayısıyla borç tutarı o ay için icra müdürlüğüne yatırılmayacaktır. Çalışanın işine geri dönmesi ile icra kesintilerine de devam edilecektir. Ayın bir kısmında ücretsiz izinde olan işçi için ise tahakkuk eden ücretinden yasal sınırları ve oranları içerisinde icra kesintisi yapılabilecektir.
Ücret (Maaş) Haczi İşlemleri Nasıl Yapılır?
Mahkeme ve/veya icra dairesinden gelen yazı/müzekkere tebliği ile prosedür başlar.
Gelen tebliğ zarfının üzerine geliş tarihi mutlaka yazılmalı ve yazı tebliğ zarfı ile birlikte muhafaza edilmelidir. Tercihen varsa evrak kayıt defterine kaydı da sağlanmalıdır.Zira bu tarih konu hakkındaki sürenin başlama tarihidir.
1. Personel İşleri ve/veya görevli birim tarafından; işçinin yazıda gösterilen bilgileri vasıtasıyla ve T.C. Kimlik Numarası ile şirket kayıtlarındaki bilgileri karşılaştırılarak kontrolü sağlanır ve işçinin şirket çalışanı olup olmadığı tespit edilir.
Maaş haczi yazıları 3. Kişi konumundaki şirket muhatap gösterilerek gönderilir. Bu nedenle PTT/Posta memurundan tebliğ alınan zarf üzerinde muhatabın şirket mi yoksa işçi mi olduğu kontrol edilmelidir. Doğrudan işçinin muhatap gösterildiği bir tebligat/posta zarfı var ise bu maaş haczi niteliğinde olmayacaktır.
2. Yazının ilgili olduğu işçinin şirket çalışanı olması halinde;
2.1. Personel durumdan haberdar edilmeli, kendisinden bilgi alınarak durum teyit edilmelidir.
2.2. İşçinin maaşında başkaca bir haciz/kesinti olup olmadığı tespit edilmelidir.
2.3. Personelin maaş haczi yazısı geldiğinde ve/veya icra kesintileri devam ederken icra borcunu kendisi toplu ödeme ile kapatırsa öncelikle bu durumu işverenine bildirmesi gereği kendisine hatırlatılmalıdır.
2.4. Devamında icra dairesi ya da aile mahkemesine cevaben bir dilekçe hazırlamanız gerekmektedir. Bu dilekçe yazının alındığı tarihten itibaren 7 gün içerisinde posta ile daireye gönderilmelidir. Tercihen iadeli taahhütlü posta ve/veya şirket yetkilisince elden teslim suretiyle gönderim türlerinden biri ispat kolaylığı nedeniyle tercih edilmelidir.
Yazının tebliğ alınmasından itibaren 7 gün içinde cevap verilmesi yasal bir zorunluluktur. Aksi halde yazıda haczedildiği bildirilen kalemler işveren elinde sayılacağı gibi alacaklının işveren hakkında savcılık şikayetinde bulunma hakkı dahi doğacaktır. Bu nedenle süreye mutlaka sadık kalınmalıdır.
Hazırlanacak dilekçenin içeriğinde genel olarak;
-işçinin o işyerinde çalışıp çalışmadığı bilgisine yer verilmelidir. -Ayrıca yazı içeriğinde şirketten istenen bilgiler ile birlikte ücret haczi gereğince ücretine haciz konulduğunu, -konulamıyorsa neden konulamadığı, -sıraya alındığı ve/veya neden sıraya alınmadığı -ve şirket tarafından yapılacak işlem ile -yazı ile haczedildiği bildirilen işçi maaşının ¼’ünden fazla kesintiler ve doğmamış alacaklara dair haciz kararlarına (kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla mesai alacağı, ayın olarak ödenen sosyal haklar, ikramiye, prim v.b.) karşı yazıyı gönderilen kuruma yine 7 gün içinde cevap yanında itirazların da iletilmesi gereklidir. |
Aksi halde İcra Müdürlüğünden gelen tebligata cevap verilmediği ve/veya işçinin işten ayrıldığına dair İcra Müdürlüklerine bilgi verilmemesi halinde, İcra İflas Kanununun 355, 356 ve 357 Maddeleri gereğince, bilgi vermeyen sorumlu kişiler hakkında yasal işlem yapılır.
2.5. Haczedilen bedelin, yazının alındığı tarihten itibaren borçlu işçinin ücretinden maaş ödemesi yaparken, İcra Müdürlüğünün karar verdiği oranda maaşını kesilip, yazı içeriğinde gösterilen hesap numarasına vadesi geldiğinde icra dosyasına yatırılması gerekir. Yazıda herhangi bir hesap numarası bildirilmemiş ise yazıyı tanzim eden kurumdan ivedi olarak bilgi alınması gerekmektedir.
-Maaşında başkaca bir kesinti yok ise işçinin o ay alacağı net ücretinin ¼ ‘ü (en fazla) kesilmek suretiyle haczi yapan birime gerekli açıklama ile gönderilecektir. Ancak hangi alacakların haczinin kabil olduğuna dair hukuk müşavirine danışılması önerilir. -Maaşında başkaca bir kesinti var ise gelen yeni yazının rüçhanlı alacaklardan olup olmadığı tespit edilir. Ancak hangi alacakların rüçhanlı olduğuna dair hukuk müşavirine danışılması önerilir. -Rüçhanlı bir alacak ise; İşçi maaşında haciz olsa dahi bu alacağa dair kesinti öncelikle yapılır ve yetkili makama gönderilir. -Rüçhanlı bir alacak değil ise; İcra yazıları geliş tarihlerine göre eskiden yeniye olacak şekilde sıraya konularak, sırada olan haczin borç tutarı, personelin aldığı maaş bilgisi ve kesintinin yapılmaya başlandığı tarih belirtilerek, elden veya iadeli taahhütlü olarak icra müdürlüğüne haczin sıraya alındığında dair her biri için ayrı ayrı bilgi verilir. Sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe, sonraki haciz için kesinti yapılamaz. |
2.6. Kesintiler ilgili ayın bordrosuna yasal kesinti olarak yansıtılmalıdır.
Personelin ücretsiz izinde olması halinde; o ay içerisinde hiç çalışması yok ise ücreti hiç hesaplanmayacak dolayısıyla borç tutarı o ay için yatırılmayacaktır. Personelin işine geri dönmesi ile icra/nafaka kesintilerine de devam edilecektir. Bu durumda icra dairesine bir bildirimde bulunulmasına gerek yoktur. Ayın bir kısmında ücretsiz izinde olan bir personel için ise tahakkuk eden ücretinden yasal sınırları içerisinde icra/nafaka kesintisi yapılabilecektir.
2.7. İşçiden kesinti yapıldıktan sonra ödeme makbuzları mutlaka özlük dosyasında muhafaza edilmelidir.
2.8. İcra ödemeleri ayrıca bir takip formu ile takip edilmeli, borç bitimine dek yani kesintinin gönderildiği kurumdan borcun bittiğine dair bildirim yapılana dek ödeme sonlandırılmamalıdır.
İcra Müdürlüğüne ödeme işleminin son bulması için personelin işyerine icra dairesinden aldığı haczin sona erdiğine dair bir yazı (haczin fekkine dair yazı) iletmesi gerekmektedir.
Ödeme yapılarak icra kesintilerinin son bulduğunun haciz fek yazısı ile bildirilmesi ile icra kesintilerine son verilir.
Bu durumda icra dairesine bir yazı ile bildirimde bulunulmasına gerek yoktur.
Daha sonra icra dairesi tarafından durum icra kesintisini gerçekleştiren işyerine borcun kapandığına dair bir yazı ile iletilecektir.
İcra dairesinin haciz fek yazısı alınmamış veya işverene tebliğ edilmemiş ise bu tarihe kadar işveren icra kesintilerini yapmaya devam etmek durumundadır.
3. Yazının ilgili olduğu işçinin yazının tebliğ tarihi itibariyle şirket çalışanı olmaması halinde;
Ücret haczi yazısında belirtilen borçlunun, ilgili işyerinde çalışmaması durumunda; Borçlunun ilgili işyerinde çalışan personel olmadığını, bu nedenle ücrete haciz konulamadığını belirterek icra dosyasına itirazen cevap verilmesi gerekmektedir. Borçlunun hiç şirket çalışanı olmadığı ve/veya işten ayrıldığına dair icra dairesine 7 gün içerisinde bildirimde bulunulur.
4. İşçinin şirketten ayrılmış olmasına rağmen işçiye henüz ödenmemiş bir alacak var ise; yazıda haczedildiği bildirilen kalemlere göre kesintinin yapılması ve gönderilmesi gerekecektir.
Yazı ile haczedilen kalemler arasında olup da işçiye henüz ödenmeyen bir alacak söz konusu ise yazı içeriğine göre kesinti yapılır. Ancak hangi alacakların haczinin kabil olduğuna dair hukuk müşavirine danışılması önerilir.
İşçi işten ayrılmış ve işten çıkış kapanış bordrosuna göre işçinin şirketten herhangi bir hak ve alacağı kalmamış ise işçinin SGK işten ayrılış bildirgesi eklenerek işçinin işten ayrıldığına dair bilgilendirme yazısı gönderilmesi zorunluluktur.
5. İşçinin çalıştığı dönemde maaşında haciz varken işten ayrılması halinde de haczi devam eden ve sıradaki İcra dairelerine, işçinin SGK işten ayrılış bildirgesi eklenerek işçinin işten ayrıldığına dair bilgilendirme yazısı gönderilmesi zorunluluktur.
Ücret (Maaş) Haczi Prosedürü
Mevzuat
Ücretin saklı kısmı
Madde 35 - İşçilerin aylık ücretlerinin dörtte birinden fazlası haczedilemez veya başkasına devir ve temlik olunamaz. Ancak, işçinin bakmak zorunda olduğu aile üyeleri için hakim tarafından takdir edilecek miktar bu paraya dahil değildir. Nafaka borcu alacaklılarının hakları saklıdır.
2- 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu :
Kısmen haczi caiz olan şeyler:
Madde 83 – (Değişik: 3/7/1940 - 3890/1 md.)
Maaşlar, tahsisat ve her nevi ücretler, intifa hakları ve hasılatı, ilama müstenit olmayan nafakalar, tekaüt maaşları, sigortalar veya tekaüt sandıkları tarafından tahsis edilen iratlar, borçlu ve ailesinin geçinmeleri için icra memurunca lüzumlu olarak takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra haczolunabilir.
(Değişik: 12/4/1968 - 1045/1 md.) Ancak haczolunacak miktar bunların dörtte birinden az olamaz. Birden fazla haciz var ise sıraya konur. Sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemez.
3- 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun :
Kısmen haczedilebilen gelirler:
Madde 71 – (Değişik: 26/11/1980 - 2347/9 md.)
Aylıklar, ödenekler, her çeşit ücretler, intifa hakları ve hasılatı, ilama bağlı olmayan nafakalar, emeklilik aylıkları, sigorta ve emeklilik sandıkları tarafından bağlanan gelirler kısmen haczolunabilir. Ancak haczolunacak miktar bunların üçte birinden çok dörtte birinden az olamaz.
Asgari ücreti aşmayan aylık gelirlerin onda birinden fazlası haczolunamaz.