İşe İade Davası Sırasında İşverenin İşe Daveti


NEDİR?


İşe İade Davası Sırasında İşverenin İşe Daveti Nedir?

Zaman zaman işverenler arabulucu aşamasında işe iade talebini kabul edebilirler. Bu durumda işçinin işe geri dönmesi ve işbaşı yapması beklenir ve hatta gerekir. 

Ancak 'arabulucuda anlaşamama halinde eğer iş mahkemesinde işe iade davası açılmış ise bu durumda işçinin işe geri dönme zorunluluğu yoktur' şeklinde bir anlayış yerleşmiştir. Bu nedenle halihazırda mahkemeler dava sırasında işçinin işe başlama yükümlülüğü olmadığını kabul etmekte ve eğer fesih geçersiz ise feshin geçersizliği tespit ederek, hem boşta geçen süreler ücretine hükmekmekte hem de işe iade tazmnatına hükmetmektedir. 

Belirtmek gerekir ki bu durum henüz yaygın ve her durumda geçerli bir içtihat/uygulama halini almamıştır. 

Dolayısıyla her somut olaya göre hakimin farklı bir değerlendirme yapabileceğini de dikkate almak ve mahkemeden farklı bir karar çıkabileceğini de öngörmek gerekir. 

Hatta işverenin bu çağrısı samimi değil ise ve bu yönde görüşme yapılmış ve emare doğmuş ise bu çağrının samimi olmadığı şeklinde yazılı bir cevap vermek de faydalı olabilir. 

Unutmamak gerekir ki hakkın kötüye kullanımı yasaktır ve hakkını kötüye kullananı hukuk korumaz, mahkeme de işverenin dava sırasındaki bu çağrısını samimi görür ve işçinin haksız bir şekilde işe dönmediğine karar verir ise bu durumda işe iade talebi reddolacaktır. 


Devamını Gör
İLGİLİ MEVZUAT


Mevzuat

4857 sayılı İş Kanunu :

Geçersiz sebeple yapılan feshin sonuçları

Madde 21 - İşverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işveren, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. İşçiyi başvurusu üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur.

Mahkeme veya özel hakem feshin geçersizliğine karar verdiğinde, işçinin işe başlatılmaması halinde ödenecek tazminat miktarını da belirler.

Kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakları ödenir.

İşçi işe başlatılırsa, peşin olarak ödenen bildirim süresine ait ücret ile kıdem tazminatı, yukarıdaki fıkra hükümlerine göre yapılacak ödemeden mahsup edilir. İşe başlatılmayan işçiye bildirim süresi verilmemiş veya bildirim süresine ait ücret peşin ödenmemişse, bu sürelere ait ücret tutarı ayrıca ödenir.

İşçi kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır. İşçi bu süre içinde başvuruda bulunmaz ise, işverence yapılmış olan fesih geçerli bir fesih sayılır ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.

Bu maddenin birinci, ikinci ve üçüncü fıkra hükümleri sözleşmeler ile hiçbir suretle değiştirilemez; aksi yönde sözleşme hükümleri geçersizdir.